🌔 Otomotiv Yedek Parça Üreticileri Derneği

MustafaBaşakçı Oto Yedek Parça Tedarik Merkezi. KOREA & JAPAN otomobil markalarının her türlü mekanik ve kaporta yedek parçalarını, orijinal ve yan sanayi olarak tedarik edebilirsiniz. Bunun için aracınızın ruhsatında yazan 17 haneli şasi numarasını aşağıdaki formda diğer bilgiler ile birlikte bize gönderin. LincolnYedek Parça. Lincoln yedek parçaları cvy.com.tr ' de yer almaktadır.Lincoln Motor Company, Amerika kökenli Ford Motor Company’nin “Lincoln” markası altında, özellikle Kuzey Amerika’da, sattığı lüks araçlarla ilgili bölümüdür. Lincoln’ün bugün Amerika Birleşik Devletleri’ndeki ürün gamında iki tip sedan 34Ülke, 100 Üretim Tesisi, 50 Binden fazla çalışan. Federal-Mogul Corporation yenilikçi yapısı ve çeşitliliği, 2014 yılındaki 7.3 milyar dolarlık hacmi ile global bazda kaliteli teknolojik ürünler sunan, güvenilir markalara sahip global güvenilir bir otomotiv komponentleri üreticisidir. AtillaTicaret Çözümleri olarak Otomotiv Satış Sonrası Hizmetler / Yedek Parça sektöründe pazardaki uzmanlığımızı kullanarak ve trendleri yakından takip ederek firmanıza özel çözümler geliştiriyoruz. Yedekparça tedarikçileri neden JATO’yu tercih ediyor? Müşterilerimiz yüksek kalitede raporlama ve doğru satış adedi bilgilerinin temini konusunda bize güvenirler. Uzmanlığımız sunarak müşteri raporlama portföyümüzün gücü size değerli pazar bilgisi ve rekabet avantajı sağlayabilir. KısacaKaradaş Otomotiv. 1971 yılında otomotiv yedek parça imalatı alanında faaliyet göstermek üzere Konya’da kurulan KARADAŞ OTOMOTİV, yapmış olduğu başarılı çalışmaları daha da ileriye götürebilmek maksadıyla 1994 yılında KARADAŞ OTOMOTİV San. ve Tic. Ltd. Şti. olarak aile şirketine dönüşmüştür. Otoyedek parça sektöründe en kaliteli içeriğe sahip olan bayi yazılımımızı sitemizden indirerek alışverişinize başlayabilirsiniz. Üstün özelliklere sahip olan yazılım sizlere kolay kullanımın yanı sıra, ekstra özelliklerle doğru tercihleri yapmanızda üst seviyede yardımcı olacaktır. B2B MODÜLLERİ İNCELE B2B İNDİR UniverseParts 2018 yılında İstanbul Eyüpsultan’da Türkiye otomotiv yedek parça tedarik sektöründe faaliyet göstermek üzere kuruldu. 2018 yılından itibaren sigorta, filo ve otomotiv şirketlerinin motor, aydınlatma ve kaporta gruplarında yedek parça tedariği konusunda çözüm ortağı olduk. Bunlar otomotiv yedek parça imalatı ayrıca, sizi mekanik işçilik ücretinden kurtaran, anlaşılması kolay kılavuzlarla birlikte gelir. Bunlarla. otomotiv yedek parça imalatı, arabanızın dengeli ve yeni şeklini korumanız garantidir. Bunların uygunluğu. otomotiv yedek parça imalatı düşük maliyetli olmaları ve OEM gibi en GörelOtomotiv, Manisa'da hizmet veren bir oto servis hizmetidir. YEDEK PARÇA Yedek parçada alanında en iyisi olan üreticileri tercih ediyoruz. YENİLİK VE GELİŞMELERİN ÖNCÜSÜSüleyman Otomotiv. Süleyman Otomotiv 1982 yılında Süleyman Tunç tarafından kuruldu ve kuruluşundan günümüze kadar otomotiv yedek parça sektöründe distribütör olarak hizmet vermektedir. 18.250 metrekare depo alanı, konusunda uzmanlaşmış personeli ile kaliteli ve geniş ürün çeşidini Otomotivyedek parça sektöründe Türkiye’nin en güçlü firmalarından biri olan Altay Otomotiv; zengin ürün çeşitliliği, yüksek bulunurluk ve hızlı servis ilkesiyle 1982 yılından bu yana faaliyetlerini sürdürmektedir. PsvN. Hürriyet'in haberine göre otomobil sektöründe yeni bir tehdit kapıda. Hayatımıza coronavirüs girdiğinden beri otomobil fiyatlarında özellikle ikinci el fiyatlarında ciddi bir artış yaşanmıştı. Hal böyle olunca vatandaş bırakın birinci eli ikinci ele bile yanaşamaz oldu. Süregelen çip sıkıntısı devam ederken şimdi yeni bir problem daha ekleniyor. Buna göre otomobil sektöründe yedek parça krizi kapıda. O derece ki insanlar altı ay kadar süre dahi yedek parça beklemek zorunda kalabilir. Otomobil sektöründe yeni sıkıntı Yedek parça kıtlığı Yedek parça problemi yaşanmasının altında yatan sebep de tekrar çip krizi. Ayrıca Uzakdoğu’da yaşanan enerji problemlerinin de ülkemize giren yedek parça sayısının azalmasında etkisi var. Çip, hammadde ve nakliye sorunları hali hazırda sürerken şimdi de yedek parça problemi başlayacak. Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği OSS Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Özalp, Hürriyet’e, “Yedek parçada 2-3 ay olan bekleme süreleri önümüzdeki önemde daha da artacak. Çip, hammadde ve navlun sıkıntıları ithal yedek parçayı sınırlıyor. Geçmişte yerli üreticilerle iç pazarda tüketiciye yedek parça temin edebiliyorduk. Şu anda bu üreticilerimiz de ihracatta artan talebe yetişmeye çalışıyor. Bütün bunlar alternatif parça üretmemize engel oluyor. Bu nedenle tüketicilerin yedek parça bekleme süreleri önümüzdeki dönemde 6 ayı bulabilir hatta bunun üzerine çıkabilir” dedi. “Çip krizi araç satışlarını olduğu kadar yedek parça bulunurluğunu da çok etkiledi. Otomotiv üreticileri çip nedeniyle çiple alakası olmayan yedek parça ürünlerini bekletmek durumunda kaldı. Bu durum satış sonrası pazarını da etkiledi. Diğer yandan, bizim için önemli bir parça kaynağı olan Uzakdoğu’da 4-5 ay önce başlayan enerji problemleri nedeniyle buradan gelen parçalarda da aksaklıklar yaşanıyor. Tüm bunlar alt alta gelince iç pazarda ciddi bir yedek parça bulunabilirliği sorununa neden oluyor” ifadelerini kullandı. “Üretimdeki Küresel Kriz” ile Birlikte Gözler Bu Kez de Türkiye Otomotiv Satış Sonrası Pazarındaki Fırsatlara Çevrildi! OSS Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Özalp, “Türkiye’de otomotiv yedek parça konusunda bulunabilirlik ve çeşitlilik her geçen gün artıyor. Stok seviyelerimiz de geçen yıla göre oldukça yüksek” Çip, hammadde, tedarik, konteyner gibi farklı alanlardaki problemlere çözüm arayan otomotiv sektörü şimdilerde ise Şangay’da yaşanan gelişmelerle meşgul. Şangay’da yaşananların sıfır araç üretimine etkileri tartışılırken, gözler bu kez de otomotiv satış sonrası pazarına çevrildi. Konu ile ilgili önemli açıklamalarda bulunan Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği’nin OSS Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Özalp, “Ne yazık ki otomobil üreticileri; banttan araç indirmeleri için gerekli olan parçalar noktasında sıkıntı yaşıyor. Türkiye’de otomotiv yedek parça konusunda ise bulunabilirlik ve çeşitlilik her geçen gün artıyor. Stok seviyelerimiz geçen yıla göre oldukça yüksek. Sektördeki firmalar hem ihracat için hem yurt içi pazar için tam kapasite çalışıyorlar. Özellikle ihracatta büyük bir talep söz konusu” dedi. Şirketlerin maliyetlerinde yaşanan artışa da dikkat çeken Özalp, “Bunun çözümü de satış sonrası pazarı ve OSS Derneği… Yarattığımız alternatif markalarla bu enflasyonist artış karşısında tüketicilerin lehine çalışmalar yapıyoruz. Ancak şirketlerin maliyetlerindeki ciddi yükseliş nedeniyle ilerleyen dönemde yedek parça fiyatları artabilir. Henüz fiyat artışlarının yaşanmadığı bir dönemdeyken herkesin araç bakımlarını yaptırmaları gerekiyor” diye konuştu. Şangay’da yaşanan gelişmelerin otomotiv sektörüne yönelik etkileri her geçen gün artarken, bu kez de gözler otomotiv satış sonrası pazarındaki fırsatlara çevrildi. Pandemi kapsamında Çin’in aldığı karantina önlemleri nedeniyle Şangay’da otomotiv sektörüne tedarik parçaları üreten fabrikalar üretim yapamazken, ticari gemilerin de liman açıklarında beklemesi sorunun boyutunu ortaya koydu. Tüm yaşananların sıfır araç üretimine yönelik etkileri tartışılırken, otomotiv satış sonrası pazarında güncel durum da merak edilen konular arasında yer aldı. “Bulunabilirlik konusunda 2021’e göre daha iyi durumdayız” Türkiye’de otomotiv satış sonrası pazarının çatı kuruluşu Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği’nin OSS Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Özalp de konu ile ilgili açıklamalarda bulundu. Türkiye’de otomotiv satış sonrası pazarında tedarik konusunda yaşanan sıkıntıların gün geçtikçe azaldığını anlatan Özalp, “Hatta ilk defa yedek parça stoklarının en yüksek olduğu dönemdeyiz. Sektörde parça tedariki konusunda spesifik ürünler dışında büyük bir sorun yaşanmıyor. Bulunabilirlik konusunda 2021’e göre daha iyi durumdayız. Çünkü otomotiv sektöründe yerli üreticimizin ciddi bir gücü var. Bunu unutmamalıyız. Sektördeki dağıtıcılar alternatif ürünleri tüketicilere sunabiliyor. Yine firmalarımız geçen yıla göre depolarını yüzde 60’a yakın büyüttü. Bazı şirketlerde bu oran yüzde 100’ü buldu. Alternatif parçalarda bulunurluk da geçen yıla oranla yüzde 25’e yakın arttı. Ancak halen yüzde 100 bulunabilirlik yok” dedi. “Şangay’daki gelişmeler nedeniyle otomobil üreticileri; banttan araç indirmeleri için gerekli olan parçalar noktasında sıkıntı yaşıyor” ifadelerini kullanan Özalp, “Türkiye’de otomotiv yedek parça konusunda ise bulunabilirlik ve çeşitlilik her geçen gün artıyor. Stok seviyelerimiz geçen yıla göre oldukça yüksek” diye konuştu. İhracat yükselişte! İhracat çalışmaları hakkında bilgiler veren Ziya Özalp, “Sektördeki firmalar hem ihracat için hem yurt içi pazar için ful kapasite çalışıyorlar. İhracat noktasında birçok Avrupa ülkesinden, Kuzey Afrika ülkesinden ciddi bir talep söz konusu. Rusya da ihracat pazarlarımız arasında yer alıyor. Ama öncelikli hedef iç pazar” dedi. “Şirketlerin giderlerinde yüzde 300’e yakın artış meydana geldi” Otomotiv satış sonrası pazarında faaliyet gösteren şirketlerin maliyetlerinde yaşanan artışa da değinen Başkan Özalp, “Bunun çözümü de satış sonrası pazarı ve OSS Derneği… Yarattığımız alternatif markalarla bu enflasyonist artış karşısında tüketicilerin lehine çalışmalar yapıyoruz. Akaryakıt ücretlerinde büyük bir artış var. Elektrik ve doğalgaz fiyatlarındaki artış malum. Tüm bu nedenlerden dolayı sektörümüzdeki şirketlerin giderlerinde geçen yıla oranla yüzde 300’e yakın artış meydana geldi. Bu durum hem karlılığımızı etkiliyor hem de yatırım konusunda bizi zorluyor. Maliyetlerdeki yükseliş nedeniyle ilerleyen dönemde yedek parça fiyatları da artabilir. Bu sadece yedek parça maliyetleri olarak düşünülmemeli. Şirketlerin giderlerindeki artış çok daha yüksek. Henüz fiyat artışlarının yaşanmadığı bir dönemdeyken herkesin araç bakımlarını geciktirmeden yaptırmaları gerekiyor” açıklamasını yaptı. Sektörün iki önemli organizasyonu için geri sayım başladı! “Otomotiv endüstrisi, önümüzdeki günlerde bu sene 12’ncisi gerçekleştirilecek olan Aftermarket Konferansı’nda buluşacak. Haziran ayında da Türkiye’nin lider uluslararası otomotiv endüstri fuarı Automechanika İstanbul düzenlenecek” ifadelerini kullanan Özalp, “Her iki etkinlikte de sektörle ilgili gelişmeler mercek altına alınacak. Bu etkinliklerde; sektörde yaşanan maliyet artışlarına karşın hem çeşitliliğe hem de alternatif parçalara ulaşabilmenin avantajları anlatılacak. Son kullanıcılara da bu avantajlardan haberdar olmak ve daha fazla bilinçlenmek adına Automechanika İstanbul’u ziyaret etmelerini tavsiye ediyorum” dedi. Döviz kurunun yeniden yükselmesi, otomotiv firmalarını da harekete geçirdi. Birçok marka geçen hafta kur farkını fiyatlara yansıttı. Zam oranları yüzde 3 ila yüzde 7 arasında değişiyor. Vergi dilimi değişen bazı modellerde ise fiyat artışı yüzde 10’a yaklaştı. Renault, Fiat, Nissan ve Honda geçen hafta zam yapan markalar CİVİC'E BİR HAFTADA 35 BİN TL ZAMDünya'dan Aysel Yücel'in haberine göre, son dönemde otomotiv markaları sadece sanayi ve lojistik maliyetlerdeki artışı fiyatlara yansıtıyordu. Ancak döviz kuruna bağlı bir sektör olan otomotivde, kur zamları yeniden devreye Mayıs’tan bugüne dolar/TL kuru yüzde 7 artarken, Euro/TL ise yüzde arttı. Markaların geçen hafta kur farkını fiyatlara yansıttığı görüldü. Honda’da fiyatlar geçen hafta yüzde 3-4 artarken, Fiat, Nissan ve Renault’da da benzer artışlar yaşandı. Birkaç örnek vermek gerekirse, önceki hafta 313 bin TL olan Renault Clio’nun baz versiyonunun Joy Sce 65 bg liste fiyatı, geçen hafta 327 bin 900 TL olarak güncellendi. Yapılan zamlar sonrası vergi dilimi değişen bazı modellerde zam oranı çok yüksek oldu. Renault Taliant’ın baz versiyonunun fiyatı geçen hafta 31 bin TL zamlanarak 355 bin TL’ye çıktı. Önceki hafta 593 bin 700 TL olan Honda Civic’in VTEC Turbo Eco-Premium fiyatı, 35 bin TL zamlanarak geçen hafta 629 bin 400 TL’ye YIL SONUNA KADAR FİYATLAR YÜZDE 20 ARTACAKKur artışının dışında markalar maliyet artışlarını da fiyatlara yansıtmaya devam ediyor. OYDER Başkanı Dr. Altuğ Erciş, Merkez Bankası’nın açıklamaları doğrultusunda yıl sonuna kadar sadece enflasyondan kaynaklı otomobile en az yüzde 20 zam beklendiğini söyledi. Erciş, bu yılın başından bu yana yapılan zamların da yaklaşık yüzde 20 olduğunu ifade YEDEK PARÇA FİYATLARI YÜKSELECEKGirdi maliyetleri son bir yılda yüzde 300 artan yedek parça üreticileri de fiyatlara zam yapmaya hazırlanıyor. Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği’nin OSS Başkanı Ziya Özalp, “Akaryakıt, elektrik ve doğalgaz fiyatlarındaki artış paralelinde sektördeki şirketlerin giderlerinde geçen yıla oranla yüzde 300’e yakın artış meydana geldiğini dile getirdi. Bu durumun hem karlılığı hem de yatırımları olumsuz etkilediğini belirten Özalp, “Maliyetlerdeki yükseliş nedeniyle ilerleyen dönemde yedek parça fiyatları da artabilir” diyerek tüketiciye araç bakımlarını geciktirmeden yaptırmaları uyarısında bulundu. Almanya’da otomotiv sektörüne ilişkin çığır açan bir mahkeme kararı verildi! Karar ile otomotiv endüstrisindeki yaygın uygulamalardan olan tedarikçilerin parça üretimindeki sorumluluğunun sınırları bir anlamda yeniden belirlendi. Karar, otomotiv sektöründe tedarikçilerin müşterilerinin şartnamelerine yönelik sorumluluklarını inceleyen ilk kararlardan biri oldu. Kararda değinilen çarpıcı ve önemli birkaç noktayı kısaca belirtmek istedik. Kararın kısa özetini aşağıda bulabilirsiniz. Anılan karara da konu olan otomotiv sektörü uygulamasında tedarikçilerin, orijinal parça üreticilerinin ayrıntılı talimat içeren şartnamelerini karşılaması beklenir. Ancak tedarikçilerin ellerindeki sınırlı veriyle gerekli denetimleri yapmaya imkanları olmayıp, aksaklıkları, kusurları tespit etmeleri, şartnamedeki teknik bilgi ve tasarım talebinde herhangi bir sorun olup olmadığını ortaya çıkarmaları zaman almaktadır. Durum böyle olunca parçada doğan bir kusurda sorumluluk da genellikle tedarikçiler üzerinde kalmaktadır. Kararda yer alan önemli tespitler aşağıdaki şekilde sıralanabilir Parçanın tedarikçi tarafından geliştirilmiş olması sorumluluğun tedarikçiye yüklenmesi için yeterli değildir. Çünkü en nihayetinde yüksek teknik bilgiye sahip olan, teknik ve tasarım bakımından neye ihtiyacı olduğunu belirtmesi gereken taraf araç üreticisi müşteridir. Yüksek teknik bilgiye sahip olanın ve tam olarak tasarım bakımından ihtiyacı bilenin araç üreticisi olduğu ve dolayısıyla şartnamenin tüm teknik gereklilikleri kapsadığının kabul edilmesi gerekir. Bu aşamadaki hata veya eksiklerden tedarikçi sorumlu olamaz, müşteri araç üreticisi sorumludur. Tedarikçinin sorumluluğu şartnameye uygun üretim yapmaktır. Tedarikçinin denetleme ve hatayı süresinde ihbar etme yükümlülüğü bulunmaktadır. Ancak bunun için müşterinin de hatayı zamanında haber verme yükümlülüğü vardır ki, tedarikçi ürünleri denetleyebilsin ve araç üreticisi müşteriyi bilgilendirebilsin. Burada; müşteri büyük ve teknik yeterlilik bakımından yetkin bir üretici ise tedarikçinin denetleme yükümlülüğü olmayabilir denerek çok önemli bir noktaya değinilmiştir. Diğer taraftan Müşteri, büyük ve teknik bilgisi yeterli olmayan bir müşteri ise tedarikçinin denetleme yükümlülüğü söz konusu olabilir. Ancak kararda bu ayrım için somut kriterler belirtilmediğinden her olay bazında durumun değerlendirmesi gerekir ve bunun tespiti her zaman çok da kolay olmayabilir. Kararda müşterinin teknik bilgisi yüksekse, tedarikçinin yalnızca bariz hatalardan sorumlu olacağı belirtilmiştir. Tedarikçi bunun ötesindeki hataları denetleyebilmek için her şeyden önce yeterli bilgi ve araçlara sahip olmadığı gibi Tedarikçinin kendi parçası ile irtibatlı olan diğer aksamları denetleme imkanı ve yetkisi de bulunmamaktadır. Bu nedenle parça şartnameye uygun ise Tedarikçinin başkaca hatalar olmasına engel olmasına imkanı bulunmamaktadır. Dolayısı ile bu hatalardan sorumluluk tedarikçiye yüklenemez ve araç üreticisi sorumluğu taşır. Bahsi geçen karar sorumluluklar bakımından çığır açmış ve tedarikçilerin araca ve tasarıma ilişkin yetersiz teknik bilgiye sahip olmaları nedeniyle yüklendikleri sorumluluğun aslında araç üreticisinde olduğunu ortaya koymuştur. Söz konusu sözleşmelerin Türk Hukuku bakımından uygulamasında hükmü de eserdeki ayıbın iş sahibine yüklenebilmesi veya iş sahibinin talimatı sonucunda meydana gelmesi halinde sorumluluğun araç üreticisi müşteriye ait olduğu düzenlemesine sahiptir. Alman kanununa benzer şekilde burada da yüklenicinin ihbar sorumluluğu bulunmaktadır. Ancak bunun aksine bir uygulamanın olduğu bilinmektedir. Söz konusu ihbar yükümlülüğünün zamanında yerine getirilmemesi genellikle uygulama ve davalarda karşımıza çıkıyor. Bu karar bu bakımdan bizim uygulamamız için de önemli. Çünkü bu ihbar yükümlülüğünün tedarikçinin teknik bilgisi ve denetim yetkisi kapsamında olan hususları kapsaması gerekirken, uygulamada çok geniş yorumlanarak sınırsız bir sorumluluk haline dönüyor. Bu karar şartnamelerin hazırlanmasının ve tarafların bunlarda zamanında hemfikir olmasının ve aynı zamanda sözleşmelerde sorumluluk kapsam ve sınırlarının doğru şekilde belirlenmesinin önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Zira tedarikçiler, müşterilerin talimatlarına uyarak talep edilen teknik özelliklere göre parça üretmekte ancak bütünleyici parçası olan diğer ürünlerle birleştirerek ürünü test edememektedirler. Kanaatimizce söz konusu karar Alman Medeni Kanunu’nun ve bizim hukukumuzda da kabul gören en temel ilkelerinden biri olan iyi niyet ve dürüstlük kuralına uygundur. Bununla birlikte basiretli bir tacir olan orijinal parça üreticisinin talimat verirken dikkatli davranması gerekmekte, teknik bilgi ve birikimini azami ölçüde kullanması gerekmektedir. Bu kararın, otomotiv sektöründe parça üreticileri ve araç üreticileri arasındaki sorumluluk kartlarının yeniden dağıtılması olduğunu söylemek mümkün! Kararın konusu ve kısaca özeti Bir Alman araç üreticisi anlaşmalı olduğu bir tedarikçisinin üretmiş olduğu parçaların kusurlu olması nedeniyle uğradığı zararların tazmini için dava açtı ve Alman Mahkemesi otomotiv sektöründe sıkça yaşanan bu olaya tamamen başka bir bakış açısı getiren bir karara vardı. Somut olayda araç üreticisi şirket, tedarikçi şirketten araçlarında standart bir özellik olarak kullanılmak üzere flanşlar flanges ve iki vida kullanılarak şarj hava dağıtıcısına charge air distribütör bağlanması gereken bir soğutucu çıkış konektörü coolant outlet connector tedarik etti. Söz konusu parça, araç kullanımına bağlı olarak bir süre sonra bozulmaya başladı ve soğutma sıvısı sızıntılarına ve hatta motor arızasına neden oldu. Dava sırasında mahkeme tarafından atanan bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda sızıntıların parçanın tasarlanma biçiminden özellikle üç yerine iki vida kullanılmış olmasından kaynaklandığı tespiti yapıldı. Alman Mahkemesi kararında dikkat çeken hususlar şunlardır; Mahkeme, bağlantı yeterince sıkı olmadığından tedarikçinin tasarımının amaçlanan kullanıma uygun olmadığını, dolayısıyla parçanın kusurlu olduğunu kabul etti. Fakat bu kusurun sorumluluğunu aşağıda belirtilen gerekçeler ile araç üreticisine yükledi. Şöyle ki; Tedarikçi, araç üreticisinin spesifikasyonlarının endüstriyel tasarım olarak yetersiz olduğunu ileri sürdü ve mahkeme bu savunmayı kabul ederek, bu yetersizliğin üç yerine iki vida olarak belirleyen araç üreticisinin spesifikasyonlarından kaynaklandığına işaret etti. Alman Medeni Kanunu’un buna ilişkin düzenlemesine göre bir yüklenici müşterinin hatalı talimatlarına veya şartnamelerine atfedilebilen kusurlardan sorumlu tutulmamaktadır. Mahkeme ayrıca, spesifikasyonların hatalı olduğunun araç üreticisi tarafından zamanında bildirilmesi gerektiği yükümlülüğüne de değindi. Zamanında haberdar olmayan tedarikçinin ürünleri denetleme veya araç üreticisine bildirimde bulunma yükümlülüğü olmadığını da kabul etti. Mahkeme kararın bir diğer dikkat çeken noktası; Araç üreticisi müşterinin teknik bilgi ve ölçeğine bağlı olarak yüklenici tedarikçinin denetleme sorumluluğunun farklılaşabildiğinden bahsetti. Buna göre; eğer müşterisi profesyonel ve teknik bilgisi yüksek değilse, tedarikçinin müşterinin talimatlarını ve spesifikasyonlarını denetlemekle yükümlülüğü olduğunu belirtti ve elbette bu durumun her somut olayda incelenmesi gerektiğini söyledi. Davaya konu olayda ise üst düzey teknik yeterliliğe ve bilgiye sahip bir araç üreticisi olması nedeniyle mahkeme tedarikçinin sadece spesifikasyonlardaki bariz hataları denetleme yükümlülüğü olduğuna, üç vida yerine iki vida kullanılmasının ise bariz bir hata olmadığına dolayısıyla da tedarikçinin denetim ve bildirim yükümlülüğü açısından sorumluluğu olmadığına karar verdi. Kararda dikkat çeken bir diğer nokta ise tedarikçilerin denetim imkanlarının ve ellerindeki verilerin çok kısıtlı olmasıdır. Tedarikçi sadece kendi üretimindeki parçayı denetleyebilirken, aracın diğer bölümlerini ve kendi ürettiği parça ile bağlantılı diğer parçaları ve bunların bütüncül tasarımını denetleyememe durumundan ve bunun da sorumluluğunu sınırladığından bahsetti. Buna göre, tedarikçiler kendi ellerindeki bilgi ve teknik araçlar ile denetleyemedikleri araç üreticisi spesifikasyonlarından kaynaklanan hatalar nedeniyle sorumlu olamayacaktır. Ancak, bariz spesifikasyon hataları açısından Alman Medeni Kanunu uyarınca tedarikçilerin denetleme ve bildirim sorumluluğu devam etmektedir. Bu karar alt tedarikçilerin tedarikçilerine karşı sorumluluğunu da aynı şekilde sınırlandırabilecektir. Alt tedarikçiler de araç üreticisinin spesifikasyonlarına bağlı kaldığı takdirde tedarikçiye karşı sorumlu olmadığını ileri sürebilecektir. KaynakKurt&Partners Döviz kurunun yeniden yükselmesi, otomotiv firmalarını da harekete geçirdi. Birçok marka geçen hafta kur farkını fiyatlara yansıttı. Zam oranları yüzde 3 ila yüzde 7 arasında değişiyor. Vergi dilimi değişen bazı modellerde ise fiyat artışı yüzde 10’a yaklaştı. Renault, Fiat, Nissan ve Honda geçen hafta zam yapan markalar arasında. HONDA CİVİC'E BİR HAFTADA 35 BİN TL ZAM Dünya'dan Aysel Yücel'in haberine göre, son dönemde otomotiv markaları sadece sanayi ve lojistik maliyetlerdeki artışı fiyatlara yansıtıyordu. Ancak döviz kuruna bağlı bir sektör olan otomotivde, kur zamları yeniden devreye girdi. 5 Mayıs’tan bugüne dolar/TL kuru yüzde 7 artarken, Euro/TL ise yüzde arttı. Markaların geçen hafta kur farkını fiyatlara yansıttığı görüldü. Honda’da fiyatlar geçen hafta yüzde 3-4 artarken, Fiat, Nissan ve Renault’da da benzer artışlar yaşandı. Birkaç örnek vermek gerekirse, önceki hafta 313 bin TL olan Renault Clio’nun baz versiyonunun Joy Sce 65 bg liste fiyatı, geçen hafta 327 bin 900 TL olarak güncellendi. Yapılan zamlar sonrası vergi dilimi değişen bazı modellerde zam oranı çok yüksek oldu. Renault Taliant’ın baz versiyonunun fiyatı geçen hafta 31 bin TL zamlanarak 355 bin TL’ye çıktı. Önceki hafta 593 bin 700 TL olan Honda Civic’in VTEC Turbo Eco-Premium fiyatı, 35 bin TL zamlanarak geçen hafta 629 bin 400 TL’ye çıktı. OYDER YIL SONUNA KADAR FİYATLAR YÜZDE 20 ARTACAK Kur artışının dışında markalar maliyet artışlarını da fiyatlara yansıtmaya devam ediyor. OYDER Başkanı Dr. Altuğ Erciş, Merkez Bankası’nın açıklamaları doğrultusunda yıl sonuna kadar sadece enflasyondan kaynaklı otomobile en az yüzde 20 zam beklendiğini söyledi. Erciş, bu yılın başından bu yana yapılan zamların da yaklaşık yüzde 20 olduğunu ifade etti. OSS YEDEK PARÇA FİYATLARI YÜKSELECEK Girdi maliyetleri son bir yılda yüzde 300 artan yedek parça üreticileri de fiyatlara zam yapmaya hazırlanıyor. Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği’nin OSS Başkanı Ziya Özalp, “Akaryakıt, elektrik ve doğalgaz fiyatlarındaki artış paralelinde sektördeki şirketlerin giderlerinde geçen yıla oranla yüzde 300’e yakın artış meydana geldiğini dile getirdi. Bu durumun hem karlılığı hem de yatırımları olumsuz etkilediğini belirten Özalp, “Maliyetlerdeki yükseliş nedeniyle ilerleyen dönemde yedek parça fiyatları da artabilir” diyerek tüketiciye araç bakımlarını geciktirmeden yaptırmaları uyarısında bulundu. Güncelleme Tarihi 23 Mayıs 2022, 0923

otomotiv yedek parça üreticileri derneği