🌤️ Iklimin Nüfus Ve Yerleşme Üzerindeki Etkilerine Örnek
Örnekolaylardan hareketle insanın atmosfer, litosfer, hidrosfer ve biyosfer üzerindeki etkilerine yer verilir. İnsanların doğal ortam üzerinde gerçekleştirdikleri değişimlerde, doğaya karşı duyarlı olmalarının gerekliliği vurgulanır.
Yerleşmecoğrafyası. Yerleşme coğrafyası, yerleşmelerin oluşumu, gelişimi, kökenleri, geçirdiği değişimleri, fonksiyonlarını ve dağılışlarını inceleyen Beşeri coğrafya dalıdır [1]. Yerleşim coğrafyası, mesken ve yerleşim birimlerinin doğal ve beşeri çevre ile ilgisini araştırır. [2]
İklimve yer şekillerinin elverişli olduğu alanlar nüfus ve yerleşme için uygun koşullara sahiptir. V IV III II I Buna göre, haritada verilen alanların hangisinde iklim ve yer şekilleri nüfus ve yerleşme için daha elverişlidir? A) I B) II C) III D) IV E) V 3. İnsan, tarih boyunca doğa ile etkileşim hâlinde yaşamıştır.
Yerleşme İnsanların barındığı ve geçimlerini sağlamak amacıyla çalıştığı yeri kapsayan alandır. Ancak yeryüzünün tamamı yerleşmeye uygun değildir. Doğal ve ekonomik kökenli bazı etmenler yerleşmeleri sınırlamaktadır. Yerleşmeyi Sınırlayan Etmenler Denizler Kutuplar Çöller Ormanlar Yer şekilleri Toprak özellikleri Ekonomik özellikler Ulaşım olanakları
üzerindedurulmuştur. Deprem öncesi ve sonrası dönemlere ait nüfus yapısı incelenirken 1940-2000 yılları arasında yapılan nüfus sayımlarına ait istatistikler kullanılmış, özellikle 1997 Nüfus Tespiti ve 2000 Yılı Nüfus Sayımı verilerinin karşılaştırılmasıyla da söz konusu değişim ortaya konmuştur.
2tHmA. Nüfus, belirli bir alanda, belirli bir zamanda yaşayan insan topluluğudur. Ülkemizde nüfus sayımlarını Türkiye İstatistik Kurumu TÜİK yapmaktadır. İlk düzenli nüfus sayımı 1927, ikincisi 1935 yılında yapılmıştır. Daha sonra 1990 yılına kadar her 5 yılda nüfus sayımı yapılmıştır. 1990 yılından sonra her 10 yılda bir yapılmasına karar verilmesine rağmen, bazı ihtiyaçlardan dolayı 1997 yılında nüfus sayımı yapılmıştır. En son yapılan nüfus sayımı ise, 2000 yılındadır. Nüfus sayımları ülkemizdeki insan sayısının bilinmesi ve ona göre bazı planlamaların yapılması için önemlidir. NÜFUSUN DAĞILIŞINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER Türkiye’de nüfusun farklı dağılışında etkili olan faktörler şunlardır 1. Fiziki Faktörler a. İklim özellikleri Ülkemizde nüfusun yoğun olduğu yerlerin, genelde kıyı bölgeler olmasında ılıman iklimin büyük etkisi vardır. Kurak ve kışları aşırı soğuk geçen yerlerde nüfus fazla yoğun değildir. b. Yer şekilleri Ülkemizde yüksek ve engebeli yerlerde nüfus azdır. Doğu Anadolu Bölgesi, Taşe-li platosu, Menteşe yöresi gibi yerler bunlara örnek verilebilir. c. Toprak özellikleri Verimli toprakların bulunduğu alanlar Çukurova, Gediz, B. Menderes nüfusça kalabalık iken, Tuz Gölü çevresi gibi yerlerde verimsiz topraklar bulunduğundan nüfus çok azdır. 2. Beşeri Faktörler a. Sanayileşme Bütün Dünya’da olduğu gibi Türkiye’de de, sanayileşmenin arttığı yerlerde nüfus yoğunluğu artmıştır, İstanbul, İzmit, Adapazarı, Bursa, Adana ve İzmir buna örnektir. b. Tarım Tarımın geliştiği yerler yoğun nüfusludur. Çukurova, Gediz, Bafra ve Çarşamba ovaları çevresi gibi. c. Yeraltı kaynakları Madenlerin veya enerji kaynaklarının işletilmesinde yoğun nüfusa ihtiyaç olduğundan, bu alanlarda da nüfus fazladır. Zonguldak, Soma, Elbistan buna örnektir. d. Turizm Ülkemizde, Ege ve Akdeniz kıyılarındaki merkezlerde turizmden dolayı nüfus yoğunlaşmıştır. e. Ulaşım Ulaşım yolları kavşağında bulunan illerimizin nüfusu artmıştır. Eskişehir, Ankara, Kayseri, İstanbul gibi illerin gelişmesinde, ulaşım yolları üzerinde bulunmaları da etkili olmuştur. Nüfus dağılışında; su kaynakları, toprağın verimi, yeraltı zenginlikleri, göçler vb. birçok doğal ve toplumsal faktörlerde etkilidir. Bir yerdeki toplam nüfusun o yerin yüzölçümüne bölünmesiyle elde edilen nüfus miktarına “nüfus yoğunluğu” denir. Yoğun Nüfuslu Yerler • Doğu Karadeniz kıyıları • Marmara Deniz kıyıları • Ege Bölgesi’nin kıyıları ile iç kesimlere uzanan ovalar • Antalya körfezi • Çukurova Seyrek Nüfuslu Yerler • Yıldız Dağları • Karadeniz Bölgesi’nin dağlık alanları • Menteşe Yöresi • Taşeli Platosu • Teke Yarımadası • Tuz Gölü çevresi Uyarı Genel olarak yağışlı yörelerimiz yoğun nüfusludur. Ancak Menteşe, Yıldız, Teke ve Taşeli yöreleri dağlık olduğu için seyrek nüfusludur. NÜFUS ARTIŞI Doğum oranı ile ölüm oranı arasındaki fark nüfus artışını gösterir. Bir ülkede doğum oranı fazla, ölüm oranı az ise nüfus artışı meydana gelir. Ölüm oranı doğum oranından fazla olursa, nüfusta azalma meydana gelir. Genellikle az gelişmiş ülkelerde nüfus artış hızı fazla, gelişmiş ülkelerde ise nüfus artış hızı azdır. • Nüfus artış hızı kalkınma hızından yüksek ise ülkenin gelişimi yavaşlar veya geriler. • Nüfus artış hızı kalkınma hızından düşük ise ülkenin gelişimi artar. Nüfus artışının olumlu sonuçları olduğu gibi olumsuz sonuçları da olabilmektedir. a. Nüfus artışının olumlu sonuçları • Üretim artar. • Vergi gelirleri artar. • Mal ve hizmetlere talep artar. • Yeni endüstri dalları doğar. • İşçi ücretleri ucuzlar. • ihracatta rekabet kolaylaşır. b. Nüfus artışının olumsuz sonuçları • işsizlik artar. • Kalkınma hızı düşer. • Kişi başına düşen milli gelir azalır. • Tasarruflar azalır. • Tüketim artar. • iç ve dış göçler artar. • İnsanların temel ihtiyaçlarının karşılaması zorlaşır. • ihracat azalır. • Demografik nüfusa bağlı yatırımlar artar • Çevre kirlenmesi artar. • Belediye hizmetleri zorlaşır. Nüfusumuzun sayım yıllarına göre artış grafiği 1927 – 2000 yılları arasında ülkemiz nüfusundaki değişiklik • Nüfusumuz hızlı bir şekilde artmaktadır. • Erkek nüfus kadın nüfustan daha fazladır. • Nüfusun eğitim düzeyi giderek yükselmektedir. • Ortalama yaşam süresi giderek artmaktadır. • Kentsel nüfus giderek artmaktadır. • İç ve dış göçler giderek yoğunlaşmaktadır. • 1927 – 2000 yılları arasında nüfusumuz yaklaşık 5 kat artarak 13,6 milyondan 67,8 milyona ulaşmıştır. Nüfus artış hızımızın zaman içindeki değişim grafiği 1927 – 2000 yılları arasında ülkemiz nüfus artış hızındaki değişiklik • En düşük nüfus artışı 1945 yılında olmuştur. II. Dünya Savaşı tehlikesi nedeniyle erkek nüfusun askere alınması. • Nüfus artış hızı en fazla 1955 – 1960 yılları arasında olmuştur. • Nüfus artış hızı %0 binde 10′un altına düşmemiş ve %0 29′u geçmemiştir. • 1985 yılından sonra nüfus artış hızımız azalmaktadır. Uyarı Nüfus artış hızının düşmesiyle nüfus miktarımız azalmaz. NÜFUSUN YAPISI Nüfus sayımları sonucunda, nüfusun yapısal özelliklen tespit edilir. Bunlar; nüfusun yaş yapısı, eğitim durumu, nüfusun cinsiyet yapısı, çalışan nüfus oranı, kır ve şehirde yaşayan nüfus oranıdır. Nüfusun Yaş Gruplarına Dağılımı Yaş grupları nüfusun genel yapısı ve doğurganlık oranı hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlar. Ayrıca iş, eğitim, sağlık vb. ihtiyaçların belirlenmesinde ve geleceğe yönelik planlamanın yapılmasında önemli rol oynar. Bilgi Kutucuğu • Nüfusun en önemli özelliği genç nüfusun çok olmasıdır. • 0-25 yaş grubu toplam nüfusun yaklaşık yarısını oluşturur. Nüfusun Cinsiyete Göre Dağıtımı Nüfusun cinsiyet durumu bir ülkedeki kadın ve erkek nüfusu ifade eder. Bir şehirde kadın ve erkek nüfus arasındaki farkı; sanayi, askeri birlik, şehrin göç alıp vermesi gibi faktörler etkiler. Sanayi, ulaşım ve ticaretin geliştiği göç alan şehirlerde genel olarak erkek nüfus fazladır. Göç veren kırsal yörelerde ise genel olarak kadın nüfus fazladır. Nüfusun Eğitim Durumu 1927 yılında nüfusumuzun % 11′ i okur – yazarken 2000′de bu oran % 90′a yaklaşmıştır. Okur – yazar olmayan nüfusun % 70′ten fazlasını kadınlar oluşturmaktadır. Bilgi Kutucuğu • Okur – yazarlık oranının arttığı toplumlarda gelir düzeyi artmıştır. • Okur – yazarlık oranı artan toplumlarda tarımsal üretim artmıştır. • Okur – yazarlık oranı artan toplumlarda çevre duyarlılığı artmıştır. Eğitim ve öğrenim hakkı, Anayasada güvence altına alınmıştır. Madde 42 Kimse eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz. Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. İlköğretim, kız ve erkek bütün vatandaşlar için zorunludur ve Devlet okullarında parasızdır. Devlet, maddi imkanlardar yoksun başarılı öğrencilerin, öğrenimlerini sürdürebilmeleri amacı ile burslar ve başka yollarla gerekli yardımları yapar. Devlet, durumları sebebiyle özel eğitime ihtiyacı olanları topluma yararlı kılacak tedbirleri alır. Ülkemizde Çalışan Nüfus Çalışma çağındaki nüfus dilim içinde bulunan ve belirli bir işi olan nüfusa “çalışan nüfus” veya “aktif nüfus” denir. Çalışma çağındaki nüfus dilimi içerisine girdiği halde işi olmayan nüfusa da “işsiz nüfus” adı verilmektedir. 15-64 yaşları arasındaki nüfus çalışma çağındaki nüfus olarak kabul edilir. Çalışma hakkı Anayasa ile güvence altına alınmıştır. Madde 49 “Çalışma herkesin hakkı ve ödevidir. Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları ve işsizleri korumak, çalışmayı desteklemek, işsizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak ve çalışma barışını sağlamak için gerekli tedbirleri alır.” Ülkemizin Kır ve Kent Nüfusu Nüfusu altında bulunan yerleşmelerde yaşayan nüfusa “kırsal nüfus” denir. Kırsal nüfusun geçimi önemli ölçüde tarıma ve hayvancılığa dayanmaktadır. 1927′de ülkemiz nüfusunun yaklaşık % 84′ü kır, % 16′sı şehir yerleşmelerinde yaşıyordu. Kırsal alanlardan şehirlere yapılan göçler nedeniyle günümüzde şehir nüfusu kır nüfusundan fazladır. NÜFUS HAREKETLERİ GÖÇLER İnsanların, doğdukları yerden başka yerlere geçici ya da sürekli olmak üzere taşınmasına göç denir. Göçler ikiye ayrılır. A. İÇ GÖÇLER Ülke içerisinde, nüfusun yer değiştirmesine iç göç denir, iç göçlerle bir ülkenin toplam nüfusunda değişme olmaz. Sadece, bölgelerin ve illerin nüfusunda artma ya da azalma meydana gelir. İç göçler, sürekli ve mevsimlik göçler olmak üzere ikiye ayrılır. 1. Sürekli İç Göçler Ülke içerisinde yer değiştiren insanların, göç ettikleri yerlere yerleşmesiyle gerçekleşir. Türkiye’de, Cumhuriyetin başlangıcından günümüze kadar, özellikle kırsal alanlardan kentlere doğru hızlı bir göç olayı görülmektedir. İç göçün nedenleri • Kırsal alanlardaki hızlı nüfus artışı • Miras yoluyla tarım alanlarının daralması ve ailelerin geçimini karşılamaması • Tarım alanlarının yetersiz gelmesi ve erozyonun artmasıyla toprağın verimsiz hale gelmesi • Tarımda makineleşmenin artması ve buna bağlı olarak tarımsal işgücünün azalması • Kırsal kesimde iş imkânlarının sınırlı olması • Ekonomik istikrarsızlık ve sosyal problemler • Eğitim ve sağlık hizmetlerinin yetersizliği • İklim ve yer şekillerinin olumsuz etkileri • Kentlerde sanayinin gelişmiş olmasından dolayı iş imkânlarının fazlalığı • Kentlerde eğitim ve sağlık hizmetlerinin yaygınlığı Türkiye’de iç göç, kırsal kesimde nüfusun artması ve kentlerde sanayileşmeye bağlı olarak, iş bulma imkânlarının gelişmesiyle artış göstermiştir. Dolayısıyla iç göçteki en büyük etken ekonomik sıkıntılardır. İç göçlerin sonuçları • Ülke genelinde nüfusun dağılışında dengesizlik görülür. • Yatırımlar dengesiz dağılır. • Kırsal kesim yatırımlarında verimsizlik meydana gelir. • Düzensiz kentleşme görülür. • Sanayi tesisleri kent içinde kalır. • Kentlerde konut sıkıntısı çekilir. • Kent nüfusunda aşırı artış meydana gelir. • Alt yapı hizmetlerinde yol, su, elektrik yetersizlik görülür. • Kentlerde işsiz insanların oranı artar. 2. Mevsimlik İç Göçler Kırsal kesimdeki bazı ailelerin büyük şehirlere, tarımın yoğun olarak yapıldığı yerlere, yaz turizminin geliştiği yerlere bir müddet çalışmak üzere göç etmeleri ile gerçekleşir. Yaylaya çıkma olayı da mevsimlik göçler içerisinde yer alır. Mevsimlik göçlerle Adana, Mersin, Hatay, Aydın, Muğla, Antalya gibi merkezlerde, yaz ile kış mevsimleri arasındaki nüfus miktarlarında önemli değişmeler olmaktadır. B. DIŞ GÖÇLER Bir ülkeden diğer bir ülkeye yapılan göçlere dış göç denir. Dış göçlerin başlıca nedenleri • Ekonomik nedenlerle çalışmaya gidilmesi • Tabii afetler • Savaşlar • Etnik nedenler • Sınırların değişmesi • Uluslararası anlaşmalarla sağlanan nüfus değişimi Dış göçlerin sonuçları • Göç eden ülkede nüfus artar, göç veren ülkede ise azalır. • Ülkeler arasında ekonomik ilişkiler gelişir. • Ülkeler arası kültürel ilişkiler gelişir. Dış göçler ve Türkiye Ülkemize 1923 – 1989 yılları arasında çoğu Balkan ülkelerinden olmak üzere 2,2 milyon göç olmuştur. 1950′den sonra, başta Almanya olmak üzere yurt dışına işçi gitmeye başlamıştır. Bugün Fransa, Belçika, Hollanda, İngiltere, İsveç, ABD, Avustralya, Libya, S. Arabistan, Kuveyt ve Orta Asya ülkelerinde işçilerimiz bulunmaktadır. Türkiye’den yurt dışına göç sonucunda; • Ülkemize giren işçi dövizi artmıştır. • Ülke turizminin gelişmesini sağlamıştır. • Artan nüfusun işsizlik sorununa kısmen çözüm bulunmuştur. En fazla göç veren İller Mardin, Siirt, Muş, Ağrı, Hakkâri, Bingöl, Kars, Erzincan, Tunceli, Gümüşhane, Bayburt, Giresun, Artvin, Rize, Trabzon, Sivas, Yozgat, Çankırı, Sinop, Kastamonu En fazla göç alan iller İstanbul, İzmit, Bursa, Adapazarı, İzmir, Antalya, Adana, Mersin, Ankara, Gaziantep, Aydın, Denizli Yerleşme ve seyahat hürriyeti Anayasa ile güvence altına alınmıştır. Madde 23 “Herkes, yerleşme ve seyahat özgürlüğüne sahiptir.” * Yerleşme hürriyeti, suç işlenmesini önlemek, sosyal ve ekonomik gelişmeyi sağlamak, sağlıklı ve düzenli kentleşmeyi gerçekleştirmek ve kamu mallarını korumak amacıyla sınırlandırılabilir. * Seyahat hürriyeti, suç soruşturma ve kovuşturması sebebiyle ve suç işlemesini önlemek amaçlarıyla kanunla sınırlandırılabilir. * Vatandaşın yurt dışına çıkma hürriyeti, ülkenin ekonomik durumu, vatandaşlık ödevi ya da ceza soruşturması veya kovuşturması sebebiyle sınırlanabilir. * Vatandaş sınır dışı edilemez ve yurda girme hakkından yoksun bırakılamaz. Ülkemizdeki doktor, mühendis, iktisatçı, vb. mesleklerden çok sayıda bilim insanımız Avrupa ve ABD başta olmak üzere yabancı ülkelere gitmektedir. Kariyer sahibi kişilerin başka ülkelere gitmesine “beyin göçü” denir. Beyin göçünün başlıca nedenleri şunlardır * Sanayileşmiş ülkeler, nitelikli iş gücünü ülkelerine çekmek için onlara yüksek ücret ödemektedir. * Gelişmiş ülkelerde çalışma koşulları kolaydır. * Göç gönderen ülkelerde, sanayi ve ticaretin yeterince gelişmemesi sonucu nitelikli iş gücünün kendine uygun iş bulmakta zorlanması Ülkemizden yurt dışına gitmiş beyin cerrahları, kalp cerrahları ve astrofizikçiler gibi bilim dallarında uzmanlaşmış kişiler bugün dünyaca ünlüdürler.
5. sınıf sosyal bilgiler insanlar yerler ve çevreler testi online çöz. En güncel 5. sınıf sosyal bilgiler 3. ünite testlerini cevapları ile birlikte indirmeden çözmeye hemen başlayın. 5. sınıf sosyal bilgiler insanlar yerler ve çevreler test çöz. 5. sınıf insanlar yerler ve çevreler testleri aşağıda listelenmiştir. 5. Sınıf Sosyal Bilgiler İnsanlar, Yerler ve Çevreler Test Çöz 5. Sınıf Sosyal Bilgiler İnsanlar Yerler ve Çevreler Test 1 5. Sınıf sosyal bilgiler insanlar yerler ve çevreler test kazanımları Haritalar üzerinde yaşadığı yer ve çevresinin yeryüzü şekillerini genel olarak açıklar. Harita çizilirken belirli oranlarda küçültme yapıldığına değinilir. Ölçek türlerine ve hesaplamalarına girilmez. Fiziki haritada yer alan temel unsurlar ve bu unsurların anlamları üzerinde durulur. Yaşadığı çevrede görülen iklimin, insan faaliyetlerine etkisini, günlük yaşantısından örnekler vererek açıklar. Yaşadığı yer ve çevresindeki doğal özellikler ile beşerî özelliklerin nüfus ve yerleşme üzerindeki etkilerine örnekler verir. Yaşadığı yer ve çevresinin bitki örtüsü detaya girilmeden ele alınır. Nüfusun dağılışına etki eden faktörler üzerinde durulur. İnsanların doğal ortamı değiştirme ve ondan yararlanma şekillerine kanıtlar gösterilir. Yaşadığı çevredeki afetlerin ve çevre sorunlarının oluşum nedenlerini sorgular. Doğal afetlerin toplum hayatı üzerine etkilerini örneklerle açıklar. 5. Sınıf Sosyal Bilgiler Test Çöz
İklimin Doğal Bitki Örtüsüne EtkisiBir bölgede ormanın bulunması, alt ve üst sınırının belirlenmesi doğrudan iklimin kontrolü altındadır. Ormanın yataydaki enleme bağlı ve dikeydeki yükseltiye bağlı üst sınırını sıcaklık belirler. Yağış ise orman örtüsünün alt sınırını belirleyen önemli bir iklim elemanıdır. Ayrıca yağış miktarı ormanın yoğunluğu üzerinde etkindir. Bir yerde bitki örtüsündeki çeşitlilik de iklim elemanlarına Tarım Koşullarına EtkisiBir bölgenin sıcaklık ve nem koşulları tarım ürünlerini, sulamaya duyulan gereksinimi kuraklığının belirgin olduğu bir yerde sulamaya duyulan gereksinim fazladır. Buna kuraklık sınırı etkinlikleri sınırlandıran diğer bir etken de düşük kutuplara doğru ve yükseklere çıkıldıkça düşer. Belli bir yerden sonra tarımsal etkinlik sona erer. Ancak, bazı ürünler düşük sıcaklığa daha dayanıklı olduğundan tarım alanları kutuplara daha Tarımın yükselti sınırı, tropikal kuşakta 4000 m, Türkiye’de 2000 m Toprak Oluşumuna EtkisiBir bölgedeki toprağın türü, oluşum süresi ve derinliği iklimle yakından ilişkilidir. Değişik iklim bölgelerindeki topraklar birbirinden farklıdır. Örneğin nemli bir bölgede yağışlar ve yüzey suları ile toprağın içindeki kireç ve mineraller yıkanır. Çöllerde ise yağış azlığı nedeniyle topraktaki yıkanma minimum Kara ve Deniz Sularına Etkisiİklimin, karalardaki suların oluşumu ve özellikleri üzerinde önemli etkisi vardır. Akarsular, göller, yer altı suları ve kaynaklardan oluşan kara sularının fiziksel ve kimyasal özellikleri ile su potansiyelleri iklimle yakından ilişkilidir. İklim, akıntılar, denizlerin su sıcaklığı ve tuzluluk oranı üzerinde de Yer şekillerine EtkisiBir bölgede etkili olan dış güçler akarsular, buzullar, rüzgarlar bölgenin iklim koşullarına bağlı olarak Türkiye’de akarsuların oluşturduğu yer şekilleri yaygınken, İsveç, Norveç gibi soğuk enlemlerdeki ülkelerde buzul şekilleri yaygın olarak Nüfus ve Yerleşmeler Üzerine EtkisiYeryüzünde nüfusun dağılışı büyük ölçüde iklimin kontrolü altındadır. Nüfusun yatay dağılışı incelendiğinde, nüfusun yoğun olduğu ülkelerin Orta Kuşak’ta toplandığı görülür. Buna karşın sıcak ve kurak çöller ile kutuplarda nüfus yok denecek kadar azdır. Yerleşmelerin dikey dağılışı ise yükseltiye ve denize olan uzaklığa bağlıdır. Ayrıca nüfusa bağlı olarak yerleşmelerin yoğunluğu ve büyüklüğü de iklimle Konut Tiplerine EtkisiBir yerin iklim koşulları ile konut tipleri ve yapı malzemesi arasında yakın bir ilişki vardır. Örneğin kar yağışının etkin olduğu yerlerde evler dik çatı yapılırken, sıcak ve kurak iklim koşullarının etkin olduğu yerlerde kalın duvarlı, küçük pencereli ve düz çatılı yapılır. Kent yerleşmelerinde ise yapılaşma, iklim koşullarından Turizme EtkisiYıl boyunca sıcaklık koşullarının uygun olduğu kıyı bölgeleri deniz turizminin geliştiği yerlerdir. Örneğin Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerde deniz turizmi çok yüksek dağlarda ve yüksek enlemlerdeki kar yağışına bağlı olarak yapılan kış turizmi de iklimin kontrolü altında İklim özellikleri benzer bölgelerde;doğal bitki örtüsü,tarımsal etkinlikler,akarsu rejimleri,konut tipleri ve yapı malzemesi,turizm etkinlikleri,insanların gereksinimleri giyim beslenme benzer özellikler gösterir. Post Views 98
İçeriğe atla 5. Sınıf Sosyal Bilgiler ders kitabı cevapları her sınıf ve düzeyden öğrencilerin ödevlerine yardımcı olması için paylaşıyoruz. 2019 2020 Eğitim öğretim yılı için okullarda okutulan 5. Sınıf Sosyal Bilgiler ders kitabı etkinlik cevapları için bu sayfayı baştan sona inceleyebilirsiniz. Daha iyi anlamanız için her bir etkinliği ayrı ayrı çözümledik. Eklenmesini ve düzeltilmesini istediğin yerler olursa yorum kısmından yazmayı unutmayın. Sayfanın Cevapları 5. Sınıf Sosyal Bilgiler Ders Kitabı Anadol Yayıncılık 3. Ünite İnsanlar, Yerler ve Çevreler Sayfa 75, 76, 77, 78, 79, 80 Nüfus ve Yerleşme Etkinlik Soruları ve Cevapları 5. Sınıf Anadol Yayıncılık Sosyal Bilgiler Ders Kitabı Sayfa 75 Cevabı Ülkemizde nüfus neden her yere eşit dağılmamış olabilir? Düşüncelerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız. Cevap Sanayi, tarımsal faaliyetler, turizm, ulaşım kolaylığı, iklimsel şartlar, coğrafi konum, madencilik, su kaynakları gibi etkenler nüfus dağılışını nedenle eşit değildir. Aşağıdaki soruları haritaya göre cevaplayınız. Cevaplarınızı arkadaşlarınızla paylaşınız. Nüfusu fazla olan iller hangileridir? Sizce bu durumun sebebi nelerdir? Cevap İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Bursa, Antalya. İllerinin nüfusu fazla olması ticaret, iklim, ulaşım, turizm, su kaynakları ve ekonomik faaliyetlerin fazla olması nedeni ile yoğundur. Nüfusu az olan iller hangileridir? Sizce bu durumun sebebi nelerdir? Cevap Tunceli, Ağrı, Bitlis, Şırnak, nedenler, ekonomik faaliyetlerin az olması, ulaşım zorluğu, coğrafi nedenler. 5. Sınıf Anadol Yayıncılık Sosyal Bilgiler Ders Kitabı Sayfa 79 Cevabı Kitabınızdaki fiziki haritadan ve nüfus miktarı haritasından yararlanarak doğal ve beşerî özelliklerin yaşadığınız çevrenin nüfusu üzerindeki etkilerini araştırınız. Edindiğiniz bilgileri sınıf arkadaşlarınızla paylaşınız. Cevap Yaşadığım il Hatay’ iklimi ayları çok sıcak ve kurak kış ayları ise ılık ve yağmur yağışlı tarımın çok fazla yapıldığı bir elverişli olması bir çok tarım ürünün yetişmesini çok zeytincilik, sebzecilik ve meyvecilik limanı ve deniz ticaretin olması bölgenin sanayisinin de gelişmesini ve inanç turizmi yapılmaktadır. 5. Sınıf Anadol Yayıncılık Sosyal Bilgiler Ders Kitabı Sayfa 80 Cevabı Aşağıdaki tabloya doğal ve beşerî özelliklerin nüfus ve yerleşme üzerindeki etkilerine örnek yazınız. Nüfus ve yerleşme üzerindeki etkilerine örnek Cevap İklimYeryüzü şekilleriTurizmSanayi Yazı dolaşımı
Coğrafya2 yıl önce1 Cevap2140 Keziklimin nüfus ve yerleşme üzerindeki etkilerine örnekler veriniz Bu soruya 1 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin. İşte Cevaplar Cevap Nüfus ve Yerleşmeye Etkisi Ekvatoral bölge dışında bol yağış alan yerler genelde yoğun nüfuslu iken, az yağış alan kurak bölgeler seyrek nüfusludur. İklim koşulları elverişsiz olan çöl ve kutup bölgeleri de seyrek nüfusludur. Ilıman iklimin görüldüğü orta kuşak bölgeleri ile iklim koşullarının elverişli olduğu deniz kıyıları ile muson iklimi bölgelerinde genelde nüfus yoğundur. Bu cevaba 0 yorum yazıldı. Soru Ara? den fazla soru içinde arama YazBilgilendirme 2022 yılı YKS, AÖF, AUZEF, ATA-AÖF, AÖL, LGS, AÖO, AÖIHL-MAÖL, YDS, TUS, MSÜ, ALES, KPSS, İSG, YKS, DGS, EUS, TYT, AYT, ADES, ADB, Amatör Denizcilik Eğitimi Sınav takvimleri belli
iklimin nüfus ve yerleşme üzerindeki etkilerine örnek