🥏 Ona Öyle Bir Ceza Ver Ki

Bunlara insan demeye dilim varmaz. Hiç bir canlı ve yaratık bunları yapmaz.!! Aynı dünyayı paylaşmaktan utanıyorum.!!! İnsanlık bitmiş Caniler hak ettikleri cezayı çekmedikçe de hiçbir şey düzelmeyecek. Gözler önünde öyle bir ceza ve acı çekmeli ki bu sapıklar, bir daha kimse aklından bile geçiremesin bunları İnsanlar düşünceli ve sıkılgan birini gördükleri zaman ona "Budala" demekten geri kalmazlar, ama o kişiye göre asıl budala bu sözü söyleyenlerdir. Hatta budalalık bile bir iltifat sayılır. Onlar yalnız kalmayı ister genellikle ama kendileri gibi birini buldukları zamanda ona öyle bir bağlanırlar ki ondan kopamazlar hayat b) "Sonra Rabb'ine döndürülecek. O da onu görülmemiş bir ceza ile cezalandıracaktır." Demek ki, zulmeden, insanların haklarını çiğneyen, onlara dünyayı dar eden toplumlara hem bu dünyada ceza verilecek hem de âhirette. Çünkü zulüm öylesine kötü bir günahtır ki, dünyanın cezası ya da azabı ona denk olmamaktadır. Hatta bazen öyle bir noktaya getirir ki hangi tuğlayı koyacağını bilemezsin, belki yeri gelir tuğlayı da kuleyi de unutuverirsin. İşte bilemediğin o noktada başlar yorgunluk. Bir şaşkınlık, belki umursamazlık halidir bir de ona eşlik eden "Herkesin, gidebileceği bir yeri olmalı. Çünkü öyle bir an olur ki, insanın mutlaka bir yere gitmesi gerekir." Suç ve Ceza, Dostoyevski 6:43 PM · Nov 2, 2020 · Buffer 71 – Hani Rabbin meleklere demişti ki: “Ben çamurdan bir insan yaratmaktayım.”. 72 – “Onu tesviye edip, düzeltip de ruhumdan ona üfledim mi derhal ona secdeye kapanın.”. 73 – Bunun üzerine meleklerin hepsi toptan secde ettiler. 74 – Yalnız İblis etmedi, büyüklük tasladı ve kâfirlerden oldu. - Muhammed bana öyle bir cevab verdi ki, vallahi o ne sihirdir, ne şiirdir, ne de kâhinliktir. Muhammed, “Buna rağmen yüz çevirirlerse, artık de ki: “(Ben) sizi Âd ve Semûd’un (başına gelen) yıldırımlar gibi bir yıldırım (azâbıy)la korkuttum! Âyetini okuyunca ben onun ağzını elimle kapattım. Diğeri öyle bir hale giriftâr olmuş ki; hem herkes ona acıyor, hem de 'Müstehak!' diyor. Çünkü hatâsının neticesi olarak hem saadeti ve mülkü gitmiş, hem ceza ve azab çekiyor.”(1) Burada hayali iki zattan bahsediliyor. Ve ismi ve unvanı belli olmayan hayali kişiler hakkında menfi bir şekilde konuşmak gıybet sayılmaz. Kurandaceza ile alakali tahmini 79 ayet geçiyor. 2:66 -. Bu ibret dolu cezayı öncekilere ve sonrakilere bir ders, korunacaklara da bir nasihat, bir öğüt yaptık. 2:85 -. Sonra sizler öyle kimselersiniz ki, kendilerinizi öldürüyorsunuz ve sizden olan bir grubu diyarlarından çıkarıyorsunuz, onlar aleyhinde kötülük ve Dediki: "Vallahi az önce Muhammed'den öyle bir söz dinledim ki, o, ne bir insan sözüdür, ne de bir cin sözüdür. Vallahi onda bir tatlılık var. Onda bir güzellik var. Gerçekten onun üstü meyve verici, altı bereket­lidir. O mutlaka üstün olur, ona üstün gelinemez" Daha Sonra Velîd dönüp evine gitti. Işte yani Allah'ın cehennemi. Başka türlü ceza olmaz. Cehennemin lüzumuna delil olduğu gibi cezası da yalnız cehennem olabilir. Yani buna öyle bir ceza verin ki şöyle olsun, böyle olsun, böyle hiç hiç hiç hiç. Ne söylersen az kalır. Ne söylersen az kalır yalnız cehennemdir. Cehennemde öyle ceza var ki biz onu bilmiyoruz. Evli oldukları halde zina eden erkek ve kadının cezasını böylece verdim. Eğer Allah’ın kitabına bir ilavede bulunmayı kerih görmeseydim ben bunu Mushaf’a yazardım. Çünkü öyle bir zaman gelecek ki bu emri Allah’ın kitabında bulamadıkları için insanlar reddedecekler, inkâr edecekler. Recm kitap-ta yoktur diyecekler. HrMos. Muharrem İnce, “Devlete olan güven gitti. Onun için Erdoğan’ın bunları düzeltmesi zor. Yapamaz artık. Kurumların güveni bitti. Kendi enerjisi bitti. Egosu, kibri yendi her şeyini. Öyle bir kibir var ki, gerçekliği yitirmiş artık. Görmüyor gerçekleri. 85 milyonu kendisinin yaşadığı gibi yaşadığını zannediyor.”Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, partisinin Memleket Buluşmaları programı kapsamında Kocaeli’ye geldi. Kocaeli’de sivil toplu kuruluşları ve esnaf ziyaretinde bulunan İnce, bir basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında iktidara yüklenen İnce, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’nin sorunlarına çözüm üretemeyeceğini dile getirerek, “Kurumların güveni bitti. Kendi enerjisi bitti. Egosu, kibri yendi her şeyini. Öyle bir kibir var ki, gerçekliği yitirmiş artık. Görmüyor gerçekleri. 85 milyonu kendisinin yaşadığı gibi yaşadığını zannediyor” ifadelerini dile getirdi. İnce basın toplantısında şu açıklamalarda bulunduKARI KOCA BİR BARDAK ÇAYI ORTAK İÇTİLER“Geçtiğimiz günlerde Hatay’a gittim. Hatay’da, Erzin’de domatesin fiyatı 18 liraydı. Taze fasulye 23 liraydı. Giresun’a, Karadeniz’e gittim. Karadeniz’de ilginç bir şey duydum. Bir kafeterya sahibi bana dedi ki; karı koca geldiler, bir çay söylediler, bir çayı ortak içtiler dedi. Bunu ilk kez duydum. Boş baklavayı, boş tostu, dilimle karpuzu, gramla altını bu dönemde öğrenir oldum.”ERDOĞAN’IN VAADLERİ“Geçen gün Erdoğan kameraların karşısına geçti. Millete vaatte bulunuyor. Ne diyecek acaba, çoktandır izlemiyorum zaten. Gerçekliğini yitirmiş neyini izleyeceğim dedim. Bir seyredeyim dedim. Üç tane vaadi var. Bir, uzaya gidecekmişiz. Ayranı yok içmeye derler, gerisini siz bilin. Bizim köyde öyle derler. Ayranı yok içmeye, tahtırevanla gider gezmeye. İkincisi bakaya olan çocuklara bedelli askerlik verecekmiş. Para lazım demek ki. Erken seçim gündemde. Bir üçüncüsü de hükümlülerin 2023 Temmuz sonuna kadar izinlerinin uzatılması. Demek ki bakamayacak hapishanede. Ona da para yok. Birinden para alacak, öbürüne de para yok. Türkiye’nin geldiği durum bu.”BUGÜN GÜVEN VEREN KURUM YOK“Bizim buradan çıkmamız lazım. Erdoğan buradan çıkamaz. 2002’de iş başına geldiğinde kötü şeyler olmadı aslında 2007’ye kadar. Neden? Bir, dünyada para bolluğu vardı. İki, partili olmayan bir cumhurbaşkanı vardı. Ahmet Necdet Sezer vardı. Üç, yazabilen bir medya vardı. Dört, tamamen çökmemiş bir yargı vardı. Ve güven veren kurumlar vardı. Merkez Bankası vardı, TÜİK vardı. Bugün bunların hiçbiri yok.”ÖYLE KİBİR Kİ GERÇEKLİĞİ YİTİRMİŞ ARTIK“Partili cumhurbaşkanı, parti devleti yaptı önce. Sonrada şahsım devleti yaptı. Artık parti de yok. Partiden de kimseyi takmıyor yani. Tek başına karar veriyor. Hakim, savcı, bürokrat, Merkez Bankası Başkanı, TÜİK Başkanı… Kaç gösterdin enflasyonu, 8. Alın bunu görevden. 6 göstereni getirin. Durum bu. Seni TÜİK Başkanı yapacağım ama sen kaç göstereceksin? Türkiye’nin geldiği nokta budur. Devlete olan güven gitti. Onun için Erdoğan’ın bunları düzeltmesi zor. Yapamaz artık. Kurumların güveni bitti. Kendi enerjisi bitti. Egosu, kibri yendi her şeyini. Öyle bir kibir var ki, gerçekliği yitirmiş artık. Görmüyor gerçekleri. 85 milyonu kendisinin yaşadığı gibi yaşadığını zannediyor.”LOJMANLARI YIKACAĞIM DİYE GELDİ SARAYLARA DOYMUYOR“Geldiği günleri düşünelim. Ben 2002’de milletvekili oldum. Gittim Ankara’ya. Kulakları çınlasın Genel Başkanımız Deniz Baykal’da odasında oturuyordu. O arada Erdoğan genel başkan. Ve milletvekili olamamış henüz. Biz ondan önce milletvekili olduk. Televizyonlar canlı yayına geçti. Değerli milletvekillerimiz dedi, hiçbiriniz lojmanlarda oturmayacaksınız dedi. Lojmanları satıyoruz dedi. Bir alkış koptu milletvekillerinden. Deniz Bey bize döndü dedi ki, biz de beş kişiyiz. Beşimizde il başkanlığından milletvekili olmuşuz. Deniz Bey bize dedi ki; çocuklar geçmiş olsun, kendinize ev bakın dedi. Ya halbuki milletvekiline lojman lazım yani. Ne kadar kalacağın belli değil, ev sahipleriyle muhattap olacaksın. Bir sürü iş yani. Lojmanları yıkacağım diye geldi, saraylara doymuyor. Ankara’da saray, Dolmabahçe Saray’ı, Ahlat’ta saray, Marmaris’te saray, Vahdettin Köşkü. Bütün köşkler bütün saraylar onun. Bol paça ütüsüz pantolonlarla gelip, 100 bin dolarlık saatlerde gidecek noktadalar. Türkiye’nin geldiği nokta bu.”BU İKTİDARDAN DA BU MUHALEFETTEN DE ÇÖZÜM OLMAZ“Bu iktidardan da bu muhalefetten de Türkiye’ye çözüm olmaz. Biz Memleket Partisi olarak bunun için varız. Üçüncü bir seçenek için varız. Millete yol göstermek istiyoruz. Bizim çözüm önerilerimiz var. Biz diyoruz ki Türkiye’de yeni şeyler konuşacağız. Projemiz 3A. Akıl diyoruz akıl, bilim. Yani Japonlar bir kök domatesten 17 bin tane domates üretiyorsa bunu yapabiliriz diyoruz. İsrail bilgisayarları kullanarak, teknolojiyi kullanarak hurmaların küfünü engelliyorsa ve bütün Arap dünyasının gözü ona bakıyorsa bunu bizde yapabiliriz diyoruz. Bizim kayısımız varsa bunun karşısında ABD bademi öne çıkartmışsa, biz nasıl yüzde 75 kayısıda birinciysek. ABD’de kısa süre içerisinde bademin yüzde 80’ini ele geçirmişse dünyada, bunu akılla bilimle yapabiliriz diyoruz.”HIRSIZLAR HIRSIZLAR HIRSIZLAR“Önce akıl, bilim. Hurafe değil. Masal anlatıyorlar. Vakıf kuruyorlarmış, öğrencilere yurt yapacaklarmış. Nerede, New York’ta. New York’un neresinde, en lüks semtinde. Parayı nereden buluyorlar, iş adamları gönder 100 bin dolar, 60 milyon dolar. Gönder 200 bin dolar, göndermezsen ihale alamazsın. Gönderirsen devlette işlerin çözülür. Bunun adı hayır hasenat oluyor biliyor musunuz? Hırsızlar, hırsızlar, hırsızlar! Hırsızlığın adı hayır hasenat oldu. Ya böyle hayır hasenat olur mu? Bizim tarihimizde var vakıflar. Bu hırsızlık. Diyorlar ki sen Kızılay’a bir bağış yap. Evet. Ama şartlı bağış yap. Kızılay’a para veriyor şu kadar para. Niye? Kızılay sen bu parayı şu vakfa vereceksin. O şartla veriyorum. Neden? Çünkü Kızılay’a bağış yaptığı zaman vergiden düşüyor. Hem vergiden düşüyor kendisi, Kızılay’da o vakfa veriyor. Oh ne ala memleket. Para kimin parası oluyor? Para milletin parası oluyor, vergiden düşüyor çünkü. Vergi hepimizin. Bunun adı hırsızlık, namussuzluk.”TÜRKİYE’Yİ BU NOKTADAN ÇEKİP ALACAĞIZ“Türkiye’yi bu noktadan çekip alacağız. Türkiye uçurumun kenarına gelmiştir. Bu noktadan çekip alacağız. İşte gönüllüler burada. Belediye parası yok burada. Burada iş adamı parası yok. Müteahhit parası yok. Hazine parası da yok. Gönüllülerle yola çıktık. Allah’ın izniyle biz bu işi başaracağız. Bundan hiç kuşku duymuyorum biliyor musunuz?”60 PUAN FAZLASI ERDOĞAN’IN BECERİKSİZLİĞİDİR“Türkiye’nin üretmesi lazım. Soğan deposu basarak, tanzim satış mağazası açarak, dükkanlara zabıta göndererek, KDV indirimi yaparak, stokçular diye suçlayarak bu sorunlar çözülmez. Bir yanda bakacaksınız süt pahalı marketleri suçla, et pahalı kasapları suçla, kira pahalı ev sahiplerini suçla. Böyle bir ülke olamaz. Sen necisin? Gıda fiyatlarının artışında dünya ortalaması yüzde 30. Eyvallah, Türkiye’de de yüzde 30 artsa hiç sıkıntı yok. Ama Türkiye’de yüzde 90 artmış. 60 puan fazla var. Bu 60 puan fazlası Erdoğan’ın beceriksizliğidir. Brent Petrol geçen yıldan bu yana yüzde 60 artmış. Benzin, mazot yüzde 60 artsa eyvallah, hiçbir sorun yok. Ama benzin, mazot yüzde 300 artmış. Dünya’da 60 artmış, Türkiye’de 300 artmış. 240 Erdoğan’ın beceriksizliğidir. Bunu anlatmaya çalışıyorum.”BU MUHALEFET DE SORUN ÇÖZEMEZ“Bu muhalefette bunu çözemez. O da marketlere mektup yazıyor. Ucuza ver gelince ödeyeceğim. Almanya’dan oğlum gelecek, gelirken Euro getirecek, ben de sana vereceğim. Çözüm orada değil, çözüm üretimde. Üreten bir Türkiye, mutlu bir Türkiye. Fabrikalarından, bacalarından dumanları tüten bir Türkiye. Topraklarından bereket fışkıran bir Türkiye. Huzurlu bir Türkiye. Bu mümkün. Biz zengin toprakların yoksul çocukları olmayacağız. Bunu hak etmiyoruz. Bu bizim kaderimiz değil.”“Memleket Partisi, Türkiye’nin yeni umududur. Bunu anlatacağız millete. Zamanımız var, bir yılımız var. Türkiye’de seçimler 60 günde hallolur zaten. Son 60 günde. Meydanlara çıktınız mı 5 olan 25 ile bitirir, 20 olan 5 ile bitirir. Kampanyada her şey değişir. Biz bu işi başaracağız bundan hiç kuşkum yok.”İnce basın açıklamasının ardın gazetecilerin sorularını yanıtladı. İşte o yanıtlarCumhurbaşkanı adayı mısınız? Değilseniz Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekler misiniz?KENDİME DESTEK VERİYORUM“Cumhurbaşkanlığı seçiminde neden Kemal Kılıçdaroğlu’na destek vereyim? Ben adayım. Kendime destek veriyorum. Destek mestek vermiyorum, kendimi destekliyorum. Memleket Partisi’nin cumhurbaşkanı adayı şöyle olacak; Partinin Kocaeli’deki, Hakkari’deki, İstanbul’daki, bütün örgütlenmiş illerinde ki üyelerinin önüne sandığı koyacağız. Ben diyeceğim ki, partinin genel başkanı olarak ben cumhurbaşkanı adayı olmak istiyorum. Belki bir başka vatan evladı diyecek ki ben de adayım. Sandığı koyacağız, üyeler kimi seçerse partimizin cumhurbaşkanı adayı o olacak. Ha bu seçimde büyük ihtimalle ben kazanacağım. Ama yarın başkası kazanabilir. Bizde demokrasi var. Öyle şey yok, ben genel başkanım seni aday yaptım. Öyle bir şey yok bizde. Türkiye’ye demokrasi getireceksen önce partine demokrasi TURA KALIRSAM ONLAR DESTEKLEYECEK Mİ?“Mesela ben 2014’de o zamanki partimin cumhurbaşkanı adayını televizyondan öğrendim. Ve grup başkanvekiliydim, ikinci adamdım. Şimdi demokrat amca oluyorlar. Ne demokrasisi ya. Tek adam rejimidir. İktidar da muhalefette tek adam rejimidir. İkinci tura kalırsa destekler misin? 2014’te aday olup kalsaydı. 2018’de aday olsaydı, kalsaydı. Şimdi ekonomi çok kötü ben bile kazanırım. Öyle mi? Siyaset mi bu? 2018’de olsaydın o zaman niye olmadın? 2018’de olmadım kazanamazdım. Muharrem çık aday ol, partiden de atalım seni, gel Muharrem. Şimdi 2023 ekonomi berbat, öyle bir noktadayız ki ben bile kazanırım. Yok kardeşim, öyle destek mestek yok. İkinci tura ben kalırsam onlar destekleyecek mi, onu bir görelim bakalım. Önce onu bir görelim.”ÖNEMLİ OLAN MİLLETİN SORUNLARINI ÇÖZELİMHangi konuda istiyorsanız biz bunları tartışmaya hazırız. En gündem de olan konu beslenme gıda. Onun için 19 partinin genel başkanına mektup yazdım. Dedim ki biz görüşlerimizi anlatmak istiyoruz. Eksik olabilir, beğenmiyorsanız, değiştirin, eleştirin. Beğeniyorsanız alın yararlanın. Randevu verenlere gidiyoruz. Yeniden Refah Partisi, DSP, Gelecek Partisi randevu verdi gittik anlattık. Ayın 30’unda Zafer Partisi randevu verdi. Gidip anlatacağız. İYİ Parti ve CHP tarımla ilgili genel başkan yardımcılarımız görüşsün dedi. Hiç sıkıntı yok dedik. Öyle alınganlık yok. Bize derlerse ki gelin dosyanızı güvenliğe bırakın sizinle görüşmek istemiyoruz. Hiç sıkıntı yok. Erdoğan çağırırsa oraya da gideriz. Saraya gel derse saraya da gideriz. Önemli olan milletin sorununu çözelim. Biz projelerimizi böyle DİPLOMASİYLE GÖNDERECEĞİZMültecilerle ilgili çok netiz. Çözüme başlangıç yeri Esad’la barışmaktır. Erdoğan BAE ile barıştıysa, Sisi’yle barıştıysa, Fransa, Rusya’yla barıştıysa terör devleti dediği İsrail’le barıştıysa mutlaka Esad’la barışmalıdır. Şam’a büyükelçi atamalıdır. Uluslararası kuruluşların desteğiyle, güvence verilmelidir. Esad’ın afları bir işe yaramıyor. Çünkü Suriyeliler Esad’a güvenmiyor. Birleşmiş Milletler’i devreye sokarak, onları gönüllü ve gururlarını incitmeden göndermeliyiz. Göndereceğiz. Elektrik, su fiyatlarını artırarak, kamyonlara tıka basa doldurarak değil! Diplomasiyle TAVSİYESİ DEĞİLDİRBen 2018 kampanyasında dolar 10 lira olacak dediğimde bana güldüler. Hatta yandaş gazeteciler açıklama yaptı. Dedi ki Muharrem İnce’yi MİT sorgulasın nereden biliyor bunları diye. Böyle açıklama yaptılar. Şimdi sıkı durun. 30 lira olur dolar bu kafayla giderlerse. Sakın ha yatırım tavsiyesi değildir. Niye biliyor musunuz? Akıl yok ortada. 19’dan 14’e düşürdü Merkez Bankası’nda faizi. Burada bir bankaya gidelim bakalım 14’le kredi alabilir miyiz? Mümkün değil. Kim alıyor bankalar alıyor. Nereden alıyor Merkez Bankası’ndan EN BÜYÜK FAİZCİSİ ERDOĞAN’DIR“14’le alıp 24’le bize satıyor. En az 24’le. Tarım, turizm bütün sektörler çöktü, bir tek bankacılık kar yaptı. Türkiye’nin en büyük faizcisi Erdoğan’dır. Bankaları zenginleştirdi, bankaları büyüttü. Çünkü tercihini bu yönde kullanıyor. Halktan yana kullanmıyor. Sosyal ekonomi modeline inanmıyor. O, 3-5 rantçı, 3-5 banka beni desteklesin diyor. Millet aç kalsın. Makarnaya muhtaç olsun. Sonra ben onlara onu vereyim onlar bana oyunu versin. Düzeni böyle kurmak istiyor. Geçmişte dolar 10 lira olur dediğimde gülmüşlerdi. Tekrar söylüyorum. Bu kafada akıl yok, bilim yok, kibir var böyle giderse 30 lira olur.”KUTUPLAŞMIŞ BİR TÜRKİYE VAR BURADAN ÇIKACAĞIZ“Biz Türkiye’yi barıştırmak istiyoruz. Bizim 3A ve 3B projelerimiz var. Önce akıl, adalet, ahlak. Kuru ekmek kuyruğunda olanlar var. 5 yerden maaş alanlar var. Ahlak yok çünkü. Bir de 3B projemiz var. Önce barışmak, bu kutuplaşmaya son vermek. İkincisi büyümek, ekonomik olarak büyümek. Üçüncüsü de bölüşmek, adil bölüşmek. AKP ve Erdoğan 20 yılda şunu yaptı. Fakirlikte eşitledi bizi. Bir avuç zengin var. Bir de fakirler topluluğu var. Orta sınıfı kaldırdı ortadan. Mesela doktor, öğretmen fakir artık. Karı koca öğretmen, doktor artık bir ev sahibi olamaz. Bunu yok ettiler. Fakirler var bir de bir avuç zengin var. Ve kutuplaşmış bir Türkiye var. Buradan çıkacağız.”ALEVİLERLE İLGİLİ YAPILAN TARTIŞMAYI ŞİDDETLE KINIYORUM“Bu tartışmaların mezhep üzerinden yapılmasını da şiddetle kınıyorum. Yetenek üzerinden yapacağız. Mezhep üzerinden değil. Çok ayıp bunlar. Alevilerle ilgili yapılan bu tartışmayı da şiddetle kınıyorum. Böyle bir tartışma olamaz. Askere gelirken gel diyorsun, vergi verirken öde diyorsun. Seçileceği zaman yok senden olmaz. Böyle çağ dışılık böyle ilkellik olmaz. İnançlar üzerinden etnisite üzerinden tartışmayacağız. Yetenek üzerinden, bilgi üzerinden tartışacağız. Önünü keselim bu tartışmanın. Beceri, bilgi, yetenek, dürüstlük tartışmaları, bu boyutta yapalım. Bazı televizyon programlarında görüyorum inanç üzerinden, etnisite üzerinden tartışma yapılıyor. Bu kesilsin diye söylüyorum.”DIŞ POLİTİKADA DERDİM İKTİDARI SIKIŞTIRMAK DEĞİL DOĞRULARI SÖYLEMEK“Türkiye Azerbaycan’a yardım etti. Ben Cumhurbaşkanı olsaydım Erdoğan’dan daha fazla yardım ederdim. Türkiye Libya’ya gitti. Gitmelidir. Destekliyorum. Mavi Vatan bizim için önemlidir. Ukrayna Rusya Savaşındaki duruşu destekliyorum. Ben doğru olan işe doğru derim desteklerim. Ama Erdoğan’ın Suriye politikasına hiç katılmıyorum. 180 derece zıttım Erdoğan’la. Desteklemiyorum. Biz yerli ve milli bir partiyiz. Ben kalbi, yüreği, gönlü Ankara’da olan bir adamım, Kuvayı Milliye ruhuyla yaşayan bir adamım. Dış politikada derdim iktidarı sıkıştırmak değil. Doğruları söylemek. İsveç’in, Finlandiya’nın NATO’ya girişi. Ele bir fırsat geçmiş. PKK’yı gömebiliriz. Bu pazarlığı yapalım diyorum. Mesela ben Cumhurbaşkanı olsaydım. Seçimi kaybetmeye göze alırdım. Para falan konuşmazdım. Ama doğal gazı tartışırdım, PKK’yı tartışırdım. Mısır’dan gelecek boru hattını tartışırdım. Göreceğiz ne olacak?”GÜVEN VERDİĞİNİZ ZAMAN PARA GELİR“Ben seçildim diyelim para yok ne olacak. En kolayı parayı bulmak. Güven verdiğiniz zaman çok kısa sürede para gelir. Bir tasarruf genelgesi yayınladı Erdoğan. Ama diyor, altta not yazıyor; Cumhurbaşkanlığı ve TBMM hariç. Böyle yaptın mı o genelgenin hiçbir anlamı kalmaz. Tam tersine kendinden başlar, örnek olursan genelge anlam ifade eder.”SANDIK GÜVENLİĞİ“Türkiye’de sandık güvenliği hala sorun. Mesela 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerde 12 bin sandığa hiç gözlemci koymamış CHP. Yani 4 milyon oy yapar. Bugün de sandık güvenliği olduğuna inanmıyorum. Biz yeni kurulan bir partiyiz. Türkiye’de 6 ay içinde 200 bin sandığa hakim olacağız demek hayal olur. Ama adımın Muharrem olduğu kadar eminim, Şanlıurfa, Konya, Erzurum, Bitlis, Bingöl, Hakkari, Van, Diyarbakır, Gümüşhane, Bayburt buralarda ana muhalefet partisi CHP’nin sandıklara hakim olmadığına adımın Muharrem İnce olduğu kadar eminim. Hala öyle.” Yanlış parka öyle bir ceza kesti ki... Yetkililer tüm uyarılara rağmen yanlış park sürücülere öyle bir ceza kesmeye başladı ki.. Rusya'nın Novokuznetsk şehrinde yanlış park eden sürücülere ağır ceza.. Görevliler yanlış park eden şoförlere pişman olacağı bir ceza kesiyor. İşte hatalı parkın bedeli.. Yanlış park eden şoföre itfaicilerin kestiği ceza sosyal medyada en çok paylaşılan kareler arasında yer aldı. Amerika'nın neresinde çekildiği belli olmayan fotoğraflarda yangın musluğunun önüne park etmiş bir araç görülüyor. Yangına müdahele etmek isteyen itfaiyeciler şoföre unutulmaz bir ceza kesiyor. Daha önce de Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta Belediye Başkanı Arturas Zuokas, araçlarını yanlış yere park eden şoförlere "ders vermek" için bisiklet yoluna çeken bir Mercedes'in üzerinden tankla geçmişti. Zuokas'ın, Vilniuslulardan Belediye Başkanlığı'na yüzlerce şikayet mektubu gelmesinden sonra kurallara uymayan şoförlere gözdağı vermek için böyle bir yönteme başvurduğu belirtildi. İngiltere'de park halindeki 1 milyon sterlinlik lüks Bugatti marka otomobil, ilgi odağı oldu. Dünyanın en pahalı arabası Bugatti Veyron sahibi bir adam, arabasını yenlış yere park edince ceza yedi. Trafik görevlisi 1 milyon sterlinlik fiyatıyla dudak uçuklatan araca, 60 sterlin'lik cezayı kesti. Pistonheads isimli web sitesi, lüks otomobil sahiplerini utandıracak bir çalışmaya imza attı. Siteye gönderilen 6 binden fazla fotoğrafta Lamborghini?den Rolls Royce?a, Ferrari?den Porsche?ye kadar çok sayıda lüks otomobilin yaptığı park hatalarını gösteren görüntü yer alıyor. Lüks araç sahiplerinin özellikle de engelli park bölgelerine iki otomobil yeri kaplayacak şekilde park etmesi dikkat çekiyor. İnternet sitesi yöneticileri 'bad parking' hatalı park ismini verdikleri kategoriye gönderilen yüzlerce fotoğrafa dikkat çekerek lüks araç tutkunlarını utandırmayı amaçladıklarını söylüyor. Multi milyonerler lüks arabalarını sokağa park edip gidiyor. Yaklaşık milyon sterlinlik milyon YTL bu arabalar zaman zaman yanlış park cazası alıyor. Bu ilginç anlar sokaktan geçen vatandaşlar tarafından kayıt altına alınıyor. Ukrayna'nın Simferopol Hayvanat Bahçesi'nde anne ayının yavrusunu azarlaması an be an Zherebtsova'nın çektiği görüntülerde anne ayı, kendisini kızdıran yavrusunu önce ensesinden ağzıyla tuttu, daha sonra geçmeyen anne ayı, yavruyu köşeye sıkıştırıp “Kaç kez sana bunu yapmamanı söyledim” der gibi yavru ayı, kavganın sonunda annesinin kendisine sarılmasıyla fotoğraflar ise Finlandiya'da bulunan bir hayvanat bahçesinde objektifine takılan bu boz ayı tıpkı sporcular gibi hareketler görüntüler ise balık avına çıkan ayılardan... Gündem \ Hayata Dair Editörler M00NB0W Nişanlım doğum günümü unuttu ona öyle bir ceza vermeliyim ki bir dahaaa.. 24 Eylül 2009 1912 sos_nihannn Nişanlım doğum günümü unuttu ona öyle bir ceza vermeliyim ki bir dahaaa.. Bugün doğum günümdü..Gece 12 den beri telefonum hiç susmuyor eş, dost tanıdık saolsunlar..Ama dediğim gibi nişanlım unuttu arkadaşlarım, ailem herkes soruyor hatırladı mı diye yerin dibine giriyorum onun yüzünden çok sinirlendim sizce napimmde bir daha tekrarlamasın bunu????... 24 Eylül 2009 1913 ismail5665 Daire Başkanı onu affet en büyük cezadır 24 Eylül 2009 1913 **son** Yasaklı sen de onun unut olsun bitsin 24 Eylül 2009 1913 * medusa * Müsteşar Yardımcısı nişanı at meselaa 24 Eylül 2009 1915 sos_nihannn Şef Nişanı tabii ki atmam onu çok seviyorum..Ama biz bayanların en birinci özelliği eğiticiliktir dimiÖğretmek için varım onun hayatındaP Bu meseleyi de bir daha tekrarlamaması için güzel bir ders vermeliyim ama nasılllll???? 24 Eylül 2009 1917 **son** Yasaklı ders falan kar etmez, yaratılış meselesi özel günleri hatırlamak bayanlara has bi durum o yüzden bi hafta kaladan başlayarak hergün d. gününün yaklaştığından dem vurup son ana kadar hatırlatacaksın 24 Eylül 2009 1917 Serbest Çağrışım Daire Başkanı telefonuna kaydet KAPAT [X] 24 Eylül 2009 1917 ismail5665 Daire Başkanı baynlar erkeklerimi eğitiyor dur bir fikir verembir ajanda al doğum tarihin olduğu gün büyük harflerle bugün aşkımın doğum günü diye yaz ve hediye et o sayfayıda göster utancından bir daha unutmaz 24 Eylül 2009 1920 sos_nihannn Şef Öyle bir ajandam var zaten tanıştığımız gün, ilk telefonda konuştuğumuz gün, ilk yemek yediğimiz gün, ailemle tanıştığı gün ve hergün onun için yazılmış mektuplar vs vs. ben böylesine hassaskennnnnnnnnn....Ah ahhhhhhhh siz erkeklerrr....Bacağından vuramam çokkk uzakta şuandamekansal bir ayrılık var maalesef 24 Eylül 2009 1921 umutoz24 Yasaklı nişanlın seni sevmiyor o güzel kızların peşinde senin doğum gününü unutan nişanlıya vereceğin ceza olamaz. onu bırakırsan mutlu olacaktır emin ol. erkek sevdiği kendine layık gördüğü kadını asla ihmal etmez . nişanlın telefon konuşmalarınızda uykum geldi vs. bahanelerde buluyor mu? 24 Eylül 2009 1922 ismail5665 Daire Başkanı bu kadarmı dikkatli kadınlar 24 Eylül 2009 1923 Serbest Çağrışım Daire Başkanı Doguranlar bile unutuyor nasıl hatırlasın gariban 24 Eylül 2009 1924 sos_nihannn Şef Bana tanıştığımızda böyle şeyleri hatırlamayacağını dikkatli olmadığını söylemişti...Ama ben ISRARLA benim için çok öenmlidir demiştim..Şimdide böyle yaptııı of yaaaaaaaaa 24 Eylül 2009 1925 * medusa * Müsteşar Yardımcısı at nişanı atondan hayır gelmez bak diyeyim sanaapp 24 Eylül 2009 1927 sos_nihannn Şef medusaaa, ciddi misin? Otobüse binip olduğu şehre gitmem en mantıklısı sanırım...Bir yaşpasta alırım mumları yakıp iş yerini basarım...herkese rezil olsun bir dahada yapamazz sanırım... 24 Eylül 2009 1928 Serbest Çağrışım Daire Başkanı Sos bence ayrılın, ama senin değil elemanın iyiliği için... 24 Eylül 2009 1931 sos_nihannn Şef Ben onu seviyorumm ve doğum günümü hatırlamadığı için sevgim azalmaz..Ancak üzüldüm bu durum tekrarlansın istemiyorum...Takdir edersiniz ki sevgi emek ister 24 Eylül 2009 1940 umutoz24 Yasaklı ona de ki beni ne hale getirdin .yaptığın hatayı tanımadığım ve hiç tanımayacağım insanlarla paylaştım . onlardan nasihat dilendim. al sana ceza ben bu işlerden anlayan biri olarak sana son kez söylüyorum tek taraflı sevgi olmaz . senin sevgin ikinize uzun süre yetmez o seni kendine denk görmüyor .işin zor . onun karşısına hayallerinin prensesi çıksında gör unutuyor muelde olanın kıymeti olmaz çünkü eldedir. 24 Eylül 2009 2008 akbirkurt Memur Ömür boyu senin doğum gününü unutmasını unutma ve ona doğum gününü unuttuğunu unutturma. Toplam 18 mesaj Çok yazılan konularSon heceden kelime bulma oyunuÖzlediğindeKelime OyunuAşırma olan kelime türetmece oyunuSon iki harften kelime türetmeRepertuardan14 bin lira gelirim var sizce yatırım yapmak mi yoksa gününü gün edip harcamak miSon iki harften kelime bulma oyunuGibisinKendimize Not SÖZLÜKhelalleşmek 2derdine saygılar sunuyorum 1youtube videoları arası reklamlar 4fikir verecek ölçü 1müfredat 1silgi 2farklı kolonyaları birbirine karıştırmak 1dondurma ısmarlamak 13 harfli marketten tekne satışı 1aşure 6 Editörün seçimiPromosyonlar güncellenmeliNasıl birikim yapabilirim ? Altın bes vs polise GBT Kemal Kılıçdaroğlu Sınava girmeyin!KPSS iptalinde şunu farkedebildiniz mi?2022 KPSS Yeni BaşvuruGEÇİCİ SIĞINMACI SORUNUNU KİM ÇÖZER ?Ağır hasarlı araç alınır mı Gram Altın 1060 geçerse hedefSüper Lig Tahmin Yarışması 2022/2023 Sezonu Son Dakika Haberlerİşçi statüsünden emekli doktor, açıktan memur olduğunda sosyal güvenlik statüsü değişir mi?12 Ağustos 2022'den önemli gündem başlıklarıKırşehir'de Neşet Ertaş'ın heykeline saygısızlıkEski asker, SGK önünde silahı başına dayadı, korku dolu anlar yaşattıİsveç'ten Türkiye'ye iade edilecek isim belli oldu Rize merkez sahilde bulunan bir restoranın duvarında 6 bisikleti görenler şaşkınlıklarını gizleyemezken, bisikletlerin yanına asılan tabelalar da dikkat çekiyor. 41 yaşındaki iş yeri sahibi Salih Öz, her bisikletin bir mazisi olduğunu belirterek, “Doğanay Öz’un bisikleti derslerine çalışmadığı ve sınıfta kaldığı için 4 yıl 6 ay 18 gün cezalı, Utku Öz derslerine çalışmadığı için 2 yıl 8 ay 10 gün, Göksel Öz okulu bıraktığı için ömür boyu bisiklet binme cezasına çarptırıldı. Dilem Öz okulu çok seviyor ve kış aylarında bisiklet yasak, Kadir Öz dersleri normal ancak fazla kilosu olduğu için zayıflayana kadar bisiklet binmesi yasak, Bade Öz ise henüz 3,5 yaşında, kimseye taviz vermiyor. Taviz verene kadar ona da bisiklet binmeyi yasak ettim ve bisikletlerin hepsini iş yeri girişine astım” dedi. "BU UYGULAMA ÇOCUKLARA DERS OLDU" Öz, tüm yeğenlerinin ceza nedenlerini ve kararlarını bisikletlerinin yanına yazdığını dile getirerek, "Birkaç gün önce bir okul öğrenci grubu ile öğretmenleri buradan geçerken bisikletler dikkatlerini çekti. Öğretmen öğrencilerine ’Sizin de velileriniz aynı uygulamayı yapmalı’ diye söyledi” şeklinde konuştu. Salih Öz’ün yeğenlerinden Göksel Öz ise, bisikleti almak için okulu bitireceğini belirterek, "Okulu bıraktığım için dayım bana ve bisikletime ceza verdi. Yeniden okula başlayacağım ve okulumu bitirip bisikletime tekrar sahip olacağım” ifadelerini kullandı.

ona öyle bir ceza ver ki